Çörek Otu Nedir? Faydaları Nelerdir?
Birçok hastalığın şifası olması nedeniyle ‘Kutsanmış Tohumlar’ olarak da bilinen Nigella sativa, eski Latincede ‘Her derde deva ilaç’ denilmekteydi. İngilizcede, çörek otu, siyah kimyon ya da siyah tohum olarak bilinir. Bitkinin baharat olarak kullanılan ve kapsül içerisinde bulunan tohumları hava ile temas ettiğinde siyahlaşmakta olup ezildiğinde ise kendine has özel kokusu ve acımsı lezzeti ortaya çıkmaktadır. Nigella sativa, Ranunculaceae (düğün çiçeğigiller) familyasının bir üyesi olan, yaklaşık olarak 20-30 cm yüksekliğe ulaşabilen, otsu, yaz aylarında mavi, yeşil renkli çiçekler açan, güzel kokulu bir bitkidir. Uzun yıllar yiyecekleri koruyucu ve lezzeti arttırmak amacıyla kullanılmıştır.
Tıpta kullanılan bitkiler içinde zengin tarihsel ve mistik bir geçmişe sahiptir. Dünyada hastalıkları tedavi etmek için yüzyıllardır yaygın olarak kullanılan şifalı bir bitkinin tohumu antihistaminik, antidiyabetik, antihipertansif, antiinflamatuar, antimikrobiyal etkileri vardır. Ayrıca nörolojik hastalıklarda ve kısırlıkta tedavi edici rollere sahiptir.
Çörek Otunun Biyoaktif Özellikleri
Çörek otunun tıbbi aktivitesinden kumarinler, saponinler, alkaloidler, flavonoidler, sabit yağlar ve fenolikler sorumludur. Etken olarak %23 protein, %35 bitkisel yağlar ve %38 karbonhidratlardan oluşur. Nigellon, linoleik asit, timokinon, oleik asit, palmitik asit, sodyum, kalsiyum, potasyum, çinko, demir, bakır, selenyum, magnezyum, fosfor, A vitamin, B vitamini ve C vitamini bulundurur. Kalsiyum, demir ve potasyum kaynağı olarak bilinen tohumlarında ayrıca A vitaminine dönüşebilen karoten bulunmaktadır. Çörek otu tohumu ve bundan elde edilen yağlar yüzyıllardır soğuk algınlıkları, burun tıkanıklıkları, diş ve baş ağrıları, baş dönmeleri, sarılık, astım, romatizmal ve ateşli hastalıklar ile iyileştirici olarak, gaz giderme ve sütü artırmada kullanılmaktadır. Çörek otu tohumlarının biyolojik aktiviteleri ve terapötik etkileri yaygın olarak halen araştırılmakta olup buna göre tohumların antifungal, antitümoral, antibakteriyel, antioksidan, antienflamatuar, antikanserojenik ve hipoglisemik gibi pek çok etkileri olduğu ortaya konmaktadır. Bahsedilen bu etkilerinin pek çoğunun tohumun yapısında bulunan biyoaktif fenolik maddelerden özellikle timokinondan kaynaklandığı belirtilmektedir.
Çörek Otunun Folklorik Tıpta Güncel Kullanımı
Günümüzde modern tıbbın olanakları ne kadar genişlemiş olursa olsun geleneksel uygulamalar varlığını sürdürmektedir. Bir folklorik tıp uygulama bitkisi olarak çörek otunun insanda gözlemlenen etkisi vardır. Antikanserojen, antidiyabetik, antihipertansif, antiallerjen, antiastmatik, antidiyareik, antienflamatuar, mide hastalıklarında tedavi edici, AİDS’i önleyici, böbrek hastalıklarını tedavi edici, kalp ve damarları koruyucu, kolesterol düşürücü, antiromatizmal, antikoagülan, antimikrobiyal, antimikotik etkisi gibi birçok etkiden söz edilmektedir. Çörek otunun hem tane hem de yağ formu antimikrobik amaçla kullanılmakta, çörek otu yağı mantar hastalıklarında antifungal olarak etki göstermektedir. Sitotoksik etkisi nedeniyle zehirlenmelerde sıklıkla antidot olarak kullanılmakta, idrar yolları ve böbrek hastalıklarında ise diüretik etkisinden yararlanılmaktadır. Mide bağırsak şikâyetlerini gidermede etkili olduğu, çörek otu yağının düz kasları gevşetici özelliği nedeniyle pek çok durumda antispazmodik olarak etki gösterdiği bilinmektedir. Antitümoral etkisinden dolayı kanser hastalıklarında, antiastmatik etkisinden dolayı da göğüs hastalıklarında tedavi amaçlı kullanılmaktadır. Sık kullanıldığı alanlardan biri de kadın hastalıkları ve doğumdur. Genç kadınlarda çörek otu tohumları ağızdan alındığında adet kanamasını uyarmaktadır. Menstrüel siklusu düzenlemek ve doğum sırasında da uterus kasılmalarını artırmak için ve süt salınımını artırdığı için de yararlanılmaktadır. Çörek otu tohumu taneleri hipertansif/hipotansif etkileri iyi bilindiğinden tansiyonun düzenlenmesinde, yağ metabolizması üzerine olan etkileri nedeniyle kan lipid seviyesinin düzenlenmesinde etkili olmaktadır. Çocuklarda cilt hastalıklarının tedavisinde, küçük çocuklarda ve genç yetişkinlerde ishal durumlarında antidiyaretik ve bulantı durumlarında antiemetik olarak kullanılmasının yanı sıra iyi bir iştah açıcı olduğu bilinmektedir. Çörek otunun genç erişkinlerde antihelmintik olarak kullanıldığı da bilinmektedir. Oldukça geniş bir hastalık grubunda ve yaygın olarak kullanılan bir folklorik tıp bitkisi olarak Nigella Sativa, etkisi en iyi bilinen bitkilerden biridir.
Çörek Otunun Tarihteki Yeri
Çörek otunun tarihsel süreçte kullanımına değinmek konunun anlaşılmasını daha da kolaylaştıracaktır. Günümüz modern tıbbın kâşifi olarak isimlendirebileceğimiz Hipokrat’a göre karaciğer güçlendirme ve sindirim sisteminin sorunlarının ortadan kaldırılması için kullanılmıştır. Bununla beraber, çörek otu tanelerinin Hipokrat tarafından zehirli yılan ve zehirli akrep sokmaları, eski tümörler, dolama tedavisi ve deri döküntüsü, baş bölgesi iltihaplarında ve gribal enfeksiyonlarda kullanıldığından bahsedilmektedir. Modern bitki bilimin temelini attığı kabul edilen Penedius Dioskorides baş ağrısını ve diş ağrısını yatıştırmada, burun tıkanıklığını gidermede, bağırsak parazitlerini atmada çörek otu yağını kullanmıştır. De Materia Medica (Tıbbî Maddeler) ismiyle öğrenilen ünlü yapıtında, bitkilerin hangi bölgelerde üretimi yapıldığından ve faydalarından bahsetmiştir. Bununla beraber çörek otu tohumlarının adet düzensizliğini tedavi edici ve süt miktarını arttırıcı tesirinden ve idrar söktürücü özelliklerinden de bahsedilmektedir. Yapılan çalışmalarda timokinonun antikanser etkisi olduğunu ortaya çıkartmıştır. Mide kanseri için iyileştirici ve önleyici özelliği olduğu gözlemlenmiştir.
Arap/Yunan hekimlerince çörek otu taneleri ve yağı; kaliteli sağlıkta, yüksek ateşi düşürmede, soğuk algınlığında, baş ağrısını dindirmede, romatizmal ve farklı mikrobik enfeksiyon hastalıklarda, bağırsak parazitlerini atmada yararlanılır. İbni Sina’nın tıp tarihi olarak önemli bir kabul edilen “Kanun” adlı eserinde çörek otunun metabolizmayı uyaran ve halsizlik-uyuşukluk giderici tesiri bahsedilmektedir. Ayrıca çörek otunun akciğerleri geliştirdiğinden, sindirim kolaylığı ve toksinleri uzaklaştırıcı olarak fayda verdiğinden, yüksek ateşe karşı yararlı olduğundan, soğuk algınlığı, baş ve diş ağrısını dindirdiğinden, deri hastalıklarına karşı iyileştirici olduğundan ve kesik iyileştirme etkisinden, bağırsak parazitlerini atmada ve sürüngen, haşere sokmalarında tedavi yöntemi olarak kullanıldığını bildirmiş. Bunun yanında varlıklı besin ve enerji değeriyle çörek otu belirtilmekte ve çörek otu yağının vücut ısısını düzenlediğinden bahsedilmektedir. Çörek otu tohumu taneleri hipertansif/hipotansif etkileri iyi bilindiğinden tansiyonun dengelenmesinde, yağ metabolizması üzerine olan etkileri sebebiyle kan lipid düzeyinin düzenlenmesinde tesirli olmaktadır. Düşük metabolizma hızı ise birçok hastalığın etkeni olarak görülmektedir. Çörek otu tohumu uçucu yağlarının antimikrobiyal, antifungal, antienflamatuar, antikanserojen, antidiyabetik, antioksidan özelliklerinin bilimsel olarak tespit edilmiş olması, bu yağların; macunlar, ekmek, pastalar ve diğer unlu mamuller, peynir ve turşu gibi ürünlerde hoş koku verici olarak kullanımı dışında, koruyucu ve destekleyici birer tıbbi bitki olarak da kullanımını artırmıştır. Yararlılığından kozmetik ve diyet destekleri ile kahve, çay ve bazı salatalarda da yararlanılmaktadır.
Son yıllarda hem ülkemizde hem de Orta Doğu’da alternatif tıbbın gözde baharatlarından olan çörek otunun etkin maddesi timokinonun antikanserojenik etkileri bilinmektedir. Tutankamon’un mezar buluntuları arasında ortaya çıkarılan çörek otu yağına ilişkin örnek, onun eski çağlardan beri kullanıldığı hakkında fikir vermektedir. İyileştirici ve güzelleştirici etkilerinden dolayı Kleopatra tarafından da kullanıldığına ilişkin ipuçları bulunmaktadır. Günümüzün modern tıbbı, çörek otu bitkisinin uyarıcı etkisinden faydalanarak farklı grup hastalıkların tedavisine çalışmaktadır. Kullanım yöntemi etkinliği açısından önemlidir. Çörek otu bitkisi ve çörek otu yağı, çağlar boyunca dünyada özellikle Asya, Orta Asya ve Afrika’da folklorik tıp uygulamalarında sıklıkla kullanıldığı gibi günümüzde Amerika ve Avrupa’da da kullanılmaktadır.
Kaynakça:
- Ragaa, HMS., (2010). Clinical and Therapeutic Trials of Nigella sativa. TAF Prev Med Bull, 9(5): 513-522.
- İlisulu, K., (1992). İlaç ve Baharat Bitkileri, Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Yayınları. No: 1256, Ankara
- Seçmen, Ö., Gemici, Y., Görk. G., Bekat, L., Leblebici, E., (2000). Tohumlu Bitkiler Sistematiği. Ege Üniversitesi Fen Fakültesi Kitaplar Serisi No: 116. İzmir.
- Tonçer, Ö., Kızıl, S., (2004). Effect of Seed Rate on Agronomic and Technologic Characters of Nigella sativa L. Internatıonal Journal of Agrıculture & Biology, 1560-8530/2004/06–3–529–532.
- Akgören, G., (2011). Bazı Çörek Otu (Nigella sativa L.) Popülasyonlarının Tarımsal Özellikleri. Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Yüksek Lisans Tezi, Eskişehir.
- Randhawa, M., & Al-Ghamdi, M, S., (2002). A review of the pharmaco-therapeutic effetcts of Nigella sativa. Pakistan J Med. Res, 41(2).
- Gün, M., (2012). Holly Seed: Nigella sativa. Some Knowledge Corresponding to Nigella sativa’s Therapy Ailment. Lokman Hekim Journal, 2(1): 43-46.
- Alhaj, N, H., Shamsudin, M, N., Alipiah, N, M., Zamri, H, F., (2010). Characterization of Nigella sativa L. Essential Oil-Loaded Solid Lipid Nanoparticles. American Journal of Pharmacology and Toxicology, 5(1): 52-57.
- Güzelsoy, P., Aydın, S., & Başaran, N., (2018). Çörek Otunun (Nigella sativa L.) Aktif Bileşeni Timokinonun İnsan Sağlığı Üzerine Olası Etkileri, J Lit Pharm Sci, 7(2): 118-35.
- Magner, LN., (1992). A History of Medicine, p.136
- Bhatti, U, İ., Rehman, F, U., Khan, M, A., Marvat, S, K., (2009). Effect of Prophetic Medicine Kalonji ( Nigella sativa L) on Lipid Profil of Human Being. World Applied Sciences Journal, 6(8):1053-1057.
- Burtis, M., & Bucar, F., (2000). Anioxidant activity of Nigella sativa essential oil. Phytotherapy Research, 14:323-328.
- Kumar, S., Negi, PS., Sankar, U., (2010). Antibacterial Activity of Nigella sativa L. Seed Extracts. British Journal of Pharmacology and Toxicology, 1(2): 96-100.
- Vardar, D, Ö., Mollahaliloğlu, S., Öztaş, D., (2018). Examining the effects of phytochemicals used in phytotherapy on public health. J Health Sci Med, 1(4): 99-105.
- Cheikh-Rouhou, S., Besbes, S., Hentati, B., Blecker, C., Deroanne, C., Attia, H., (2007). Nigella sativa L. Chemical compositionand physicochemical characteristics oflipid fraction. Food Chemistry, 101: 673–681.
- Bulca, S., (2014). Çörek Otunun Bileşenleri Ve Bu Yağın Ve Diğer Bazı Uçucu Yağların Antioksidan Olarak Gıda Teknolojisinde Kullanımı. Journal of Adnan Menderes University Agricultural Faculty, 11(2): 29-36.
- Sultan, MT., Butt, MS., Anjum, FM., Jamil, A., Akhtar, S., Nasır, M., (2009). Nutritional profile of indigenous cultivar of Black cumin seeds and antioxidant potential of its fixed and essential oil. Pak J Bot, 41: 1321-30.
- Burtis, M., Bucar, F., (2000). Antioxidant activity of Nigella sativa essential oil. Phytotherapy Research, 14:323-28.
- Al-Jassir, MS., (1992). Chemical composition and microflora of black cumin (Nigella sativa L.) seeds growing in Saudi Arabia. Food Chemistry, 45: 239-242.
- Shah, S., Kasturi, SR., (2003). Study on antioxidant and antimicrobial properties of black cumin (Nigella sativa Linn). Journal Food Science Technology-Mysore, 40: 70-73.
- Oğuz N Y. “Toplum, Bilim ve Tıp Etiği Açısından Alternatif Tıp ve Halk Tıbbı”, Bilim ve Ütopya Dergisi 1996, 25: 36-37.
- Raza A, Asif AR, Yasin G (Uses of Nigella sativa (Ranunculae): A traditional Medicine. International Journal of Agriculture and Biology.3:184-18.
- Al-Ghamdi, M, S (2003). Protective Effect of Nigella sativa Seeds Against Carbon Tetrachloride-induced Liver Damage. The American Journal of Chinese Medicine, Vol. 31, No. 5, 721-728.
- Kanter, M., Coşkun, Ö., Budancamanak, M (2005). Hepatoprotective Effects of Nigella Sativa L and Urtica Dioica L on Lipid Peroxidation, Antioxidant Enzyme Systems and Liver Enzymes in Carbon Tetrachloride-Treated Rats. World J Gastroenterol, Vol.11, No.42, 6684-6688.