Japon Poligonumu (Polygonum cuspidatum) kök ekstresi %50 resveratrol içerir. Resveratrol bir fitoaleksindir, yani bitkilerin bakteri ve funguslara karşı savunma için ürettiği bir enzimdir. 1940 yılında keşfedilen bu molekül, önceleri sadece kanser tedavisi için kullanılmaktaydı.
Redoks sinyallerini düzenleyip, farklı dokulardaki hücrelerle etkileşime girdiği görülen Resveratrol; günümüzde diğer özelliklerinin yanı sıra antikanserojen, antienflamatuar ve yaşlanma önleyici faydaları nedeniyle pek çok çalışmaya konu olmuştur.
Resveratrolün antioksidan özellikleri hücre yaşlanması ve bedenin genel bozulmasına karşı bir tedavi olarak düşünülmesini sağlamıştır. Bazı uzmanlar bu önemli antioksidanın binlerce yıldır aranan gençlik iksiri olabileceğini ileri sürmektedir.
Resveratrol doğal antioksidan maddelerin en önemlilerinden biridir. Sağlığa iyi geldiği özellikle damar gençliğini desteklediği uzun süredir bilinmektedir. Resveratrol iyi kolesterol HDL’yi arttırarak, kötü kolesterol LDL’nin damar duvarındaki olumsuz etkilerini azalttığı bilinmektedir.
Resveratrol’ün en güçlü antioksidanlardan birisi olduğu ve serbest radikallere karşı güçlü bir koruyucu olduğu bilinmektedir. Bu da gözle görülebilir şekilde yaşlanma önleyici bir etkiye neden olmaktadır. Çeşitli organizmalarda dengeleyici genleri aktifleştirerek, farklı hastalıklara karşı koruma sağlamaktadır.
Anti-östrojen etkisi vardır, daha doğrusu çeşitli kanser türlerinin ortadan kaldırılmasına yardım ederek östrojene göre değişen genleri etkisizleştirir.
Antienflamatuar etkisi mevcuttur. Fareler üzerinde yapılan deneylerde, yararlı anti-kanserojen, antienflamatuar, yaşlanma önleyici, hiperkolesterol giderici özellikleri ve kalp damar sağlığına olan faydaları kanıtlanmıştır. Laboratuvar çalışmalarında, çoklu moleküler objelerde, göğüs, cilt, prostat ve sindirim sistemi hücrelerine iyi geldiği görülmüştür.
Yüksek dozda tüketildiğinde, kan şekeri seviyelerini ciddi oranda düşürmektedir.
Deney hayvanlarında fiziksel kapasiteyi arttırmıştır. Yağ asidi oksidasyonunda, mitokondriyal biyo-oluşumda, mitokondriyal terlemede ve glikoneojenezde artış sağlar, nörolojik korunma özellikleri mevcuttur.
Çalışmalara göre Koenzim Q10; UV ışınlarına bağlı oksidatif strese karşı koruma sağlar. Yaşlanmayı geciktirerek kırışıklık derinliğinin azalmasını sağlar.
Astaksantin kırmızı turuncu renkli karotenoidlerdendir. Çok güçlü antioksidan yapıdadır ve özellikle göz sağlığının korunmasında önemlidir.
Bioperin teknolojisi ile elde edilen piperin, etken maddelerin vücut tarafından maksimum emilimini sağlayarak daha fazla etkililik vadeder. Resveratrol ile bioperin tek başına resveratrolden %229 daha etkili olduğu, maksimum kan konsantrasyon seviyesinin de %1540 daha fazla olduğu
belirlenmiştir. Koenzim Q10’in etkinliğini %30 astaksantinin etkinliğini de 10 kat arttırmaktadır.
Kaynaklar:
- Pan J1, Shen J1, Si W1, Du C2, Chen D1, Xu L1,3, Yao M2, Fu P2, Fan W1,4.Resveratrol promotes MICA/B expression and natural killer cell lysis of breast cancer cells by suppressing c-Myc/miR-17 pathway.Oncotarget. 2017 Jul 22. doi: 10.18632/oncotarget.19445.
- Lin HY1,2, Hsieh MT1, Cheng GY3, Lai HY1, Chin YT2, Shih YJ1,2, Nana AW1, Lin SY1,2, Yang YSH4, Tang HY5, Chiang IJ6, Wang K7.Mechanisms of action of nonpeptide hormones on resveratrol-induced antiproliferation of cancer cells.Ann N Y Acad Sci. 2017 Jul 31. doi: 10.1111/nyas.13423.
- Lin HY1, Tang HY, Davis FB, Davis PJ.Resveratrol and apoptosis.Ann N Y Acad Sci. 2011 Jan;1215:79-88. doi: 10.1111/j.1749-6632.2010.05846.x.
- Lopez MS1, Dempsey RJ1, Vemuganti R2.Resveratrol neuroprotection in stroke and traumatic CNS injury. Neurochem Int. 2015 Oct;89:75-82. doi: 10.1016/j.neuint.2015.08.009. Epub 2015 Aug 12.